Yazıyoruz Kardeşim!

Herkes bir tatil telaşı içinde.
Gene kaldık mı yapayalnız!

Ben şuan bakıyorum da, ben birinden hoşlanmaktan hoşlanıyorum. Önemli olan kişinin O olması değil. Yani tamam şimdi O bana bakıyor olsa havalara uçardım. Ama bakmıyor. Demek ki neymiş arkadaşlar, BEKARLIK BAŞA BELA DEĞİL!
Demek ki, ya ne yazıyorum ben?!

Of bazen kendimden sıkılıyorum. Aşk böceklerinden değilimdir ben. Mutluluk ve umut insanıyım. Hayal de kurarım. Ben birinden sadece yazmak için malzeme çıkacak diye hoşlanıyorum. Bu yüzden de boşlanıyorum.
Ama aşka ne gerek var!
Yalnız kalmak da sıkıcı, damsız girememeler, singılsan çağırılmamalar ya da çağırıldığında hemen sana birini bulmalar!
Ama ilişki de sıkıcıdır. Hep aynı suratsız. Hehehe
Düşünsenize yıllarınızı vereceksiniz. Al, ödülün bir paket çekirdek istedin diye azar. 'Daha önce neden söylemedin, aşkım'
"Aklın neredeydi be kadın!"
"Eeh, yeter be, kendi çekirdeğini kendin al!"
Ya da belli bir zaman sonunda gecenin köründe çekirdek almaya bakkala inen kadın. Nerede centilmenlik? Feminist olun biraz kadınlar. Kavram kargaşası yaşayın. Git kendin al, bilmiyor musun bu öküzcük yüzüne vuracak her seferinde.
Bir de bu yüzüne vurduğu şey çekirdek...

Üstüne üstlük eğer benim gibi pasifseniz, siz bekleyin, belki bir gün tanışırsınız. Hayat size öyle tesadüfler yaratır ki, eğer başkası olsaydı çocuğu kapmıştı ooohoooo!
Hanımlar, bakın, pasif olmayın. Kendimden biliyorum. Pasif içici olmak bile ilişki konusunda pasif olmaktan daha karlı.

Sıkıldım ben ya. Çok derdim var. Valla. Şşt!