1.11.2009

La

İlginç yani... Sen saatlerce bekle, ama önemli bir şey için -şimdi günahını almayayım, sonra o gelsin sana yapa yapa barbunya yapsın. Bu ne? Yemek mi bu? Bir de masayı hazırlamama yardım et diyor. Kendi evim olduğu an sebzeyi kaldıracağım yürürlükten! Yok edeceğim hatta mümkünse bütün sebzeleri alıp yakabilirim... Ben etobur bir insanım, karışmayın.
Bir de benimle birisi aynı evde yaşayacaksa ilk yapması gerekenin odasını yerleştirmek değil, susmayı öğrenmesi olacak. Sorgulamamayı da. Eğer evde yemek varsa vardır. Eğer ben internetteysem internetteyimdir. Bunun ''niye?''si ve ya o an olmamam gerektiği bir durumsa bu, bana bıraksın. Benim problemim. Germeyin beni, ben de size saldırmayayım.
Arkadaş problemim de vardır. Şimdiye kadar tanıştığım hemen hemen herkes beni sever. Ben onları sevmek zorunda değilim. Hele bazen açıkça birbirimizi sevmiyorsak onlarla, konuyu benim konuşmaya ihtiyacım yoksa irdelemeyin. Beni nasıl, ne yaparak sattıklarını anlatmak eğlendirmez aksine kafanıza en yakın sert cismi atmamı sağlar.
Sinirlerim çabuk yükselir, çabuk alçalır. Mutlu halime denk gelmeye çalış yoksa hemen dışarı kaç.
Yemek, temizlik vs. benim sorumluluğumda değildir. Benim ihtiyaçlarımı da sen yerine getirsen?
Çikolata ve vanilya dünyanın en güzel yiyeceğidir. Benimle tartışmaya girme, ölürsün.
Arkadaşlarımın hala çoğunu sevmiyorum.
Hatta bazılarından iğreniyorum ama şu Balım denen insan var ya, ona biraz tapıyorum. Şu hediye işlerini iyi biliyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kafamdaki taç var olduğu sürece...Yazsana?